Söz uçar yazı kalır. Yaşananlar zamanla unutulmaya mahkûm, bellek kaygan bir zemin ve insan ömrü sınırlı olduğundan yazılanlar geçmişe ışık tutabilecek yegâne araç elimizde. Dr. Kornilia Çevik Bayvertyan’ı bireysel olarak tanışmadan önce, Paros Dergisi’nde yaptığı söyleşilerden tanıdım. “Yüzler ve İnsanlar” adlı köşesinde on yılı aşkın süredir yayımlanan röportajları, bir devri kayıt altına alan söyleşileri, insanların yaşamları yanı sıra bize bir devrin ruhunu ve kültürünü de taşıdı. Haberin devamını basılı veya dijital dergimizden okuyabilirsiniz...
Paylaş
Paros Dergisini anlaşmalı bayilerimizden ya da web sitemizden online olarak satın alabilirsiniz.
Söz uçar yazı kalır. Yaşananlar zamanla unutulmaya mahkûm, bellek kaygan bir zemin ve insan ömrü sınırlı olduğundan yazılanlar geçmişe ışık tutabilecek yegâne araç elimizde.
Çocukluk, insan hayatının en hassas evrelerinden biri, kişiliğin yerleştiği, geleceğe yönelik hayallerin, eğilimlerin şekil bulduğu bir zaman dilimidir.
Eğitim ve toplum ilişkisi, insan yaşamının en önemli ilişki ağlarından biridir. Eğitim toplumu, toplum da eğitimi biçimlendirir.
Hayalle başlayan ama gerçeğe dönüşen düşleriniz oldu mu hiç? Roni Kolukısayan bunu başardı.
Gazeteci Serdar Korucu’nun istos yayın’dan çıkan yeni kitabı, 6-7 Eylül 1955’te yaşanan şiddet olaylarının 70. yıl dönümünde, İstanbul’da neler yaşandığını tanıkların ağzından aktarıyor.
